DEDEMKÖYÜ SANCAĞI
DEDEMKÖYÜ SANCAĞI
Anadolu’nun asıl ve ulvi mimarları olan Ahmet Yesevi dervişlerinden, Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli gibi bu şirin kasabanın kurucusu da Seyyid Bayram-ı Velidir.
Dönemin önemli ilim merkezlerinden olan Horasan’dan, Anadolu’ya islam'ı irşat ve imara açmak için göç etmiştir. Rivayete göre Seyyid Bayram Veli hazretleri henüz orta Asya Horasanda iken rüyasında bu yerleri görür ve kendisine rehber olması için bir bulut parçasının görevlendirildiği beyan olunur.
Seyyid Bayram Veli hazretleri eşi, kızı, oğlu ve hizmetçisi ile birlikte yollara düşerler. O zamanlarda baş gösteren Moğol istilası, baskı ve zulmüne maruz kalmamak maksadıyla yanlarına yakın savaş aletleri olan gürz, teber, topuz ve kılıç alırlar. Üstlendiği görevin aşk ve heyecanı içerisinde uzun bir yolculuğun son durağını Toroslar'ın bu yamacında noktalamıştır. Konakladığı yerlerde huzuru arayan insanlara huzurun mutasavvıf iklimini yaşatmış, buhranlı gönüllere sakin bir liman olmuştur. Bu iklime hasret kalan, böylesine manâ yüklü bir limana ihtiyacı olan halkı da adeta peşinden sürüklemiştir.
Peygamber efendimiz Hz. Muhammet (s.a.v.)’in soyundan olduğu için “Seyyid” ünvanını almış, Allah’ın izni ve inayeti ile pek çok kerametlerde bulunduğu için de “Veli” denilmiştir. Böylesine yüce bir soydan gelen velinin zuhur eden kerametleri, aydınlatıcı bilgisi, dertlere manen ve bedenen derman olması, gönüllere serptiği huşu şerbetinin haberi yalçın Toros dağlarını ardı arkasına aşarak dönemin Selçuklu Sultanı Alâeddin Keykubad’a kadar ulaşır.
Sultan bu vaziyet karşısında büyük zatı merak eder ve bir gece Seyyid Bayram velimizin huzuruna çıkar. (Rivayete göre kendisinin sultan olduğunu gizler ama Seydi bayram veli durumun farkındadır.) Sultan Alâeddin, Seyyid hazretlerinin sohbetinden memnun olmuş, ilmi ve dini bilgisinden çok etkilenmiştir.
Ziyaretlerini sıklaştıran Hükümdar seyyid hazretleri için “Benim hem beden ve hem de manevi doktorum” demiştir.
Seyyid hazretleri, ilime ve fenni bilgilere önem veren bir şahsiyetti. O dönemlerde günümüzdeki yüksek okul seviyesindeki medreseyi açmış, âlim, müderris, ve hoca efendiler yetiştirmiştir.
Anadolu coğrafyasına yaptığı ilmi ve dini katkılarından dolayı dönemin Hükümdarı Seydi bayram veliye takdir nişanesi olarak ipek üzerine altın sim işlemeli Selçuklu sancağı tevcih etmiştir.
Derleme Metin Bilgili. 2016
Yorum Yazmayı Unutmayın